"Gebze’nin Kalbinde Tarih Var: Geçmişe Yolculuğa Hazır mısınız?"
- saimdigrak
- 23 Haz
- 5 dakikada okunur
İstanbul’un yanı başında ama çok daha derin bir geçmişe sahip. Gebze, sadece sanayiyle değil, adım attığınız her köşesinde karşınıza çıkabilecek bir tarih atlası gibi. Gebze’nin kalbinde tarih var derken şaka yapmıyorduk, Çoban Mustafa Paşa Camii ve Külliyesi, Sultan Orhan Camii, Osman Hamdi Bey Evi ve Müzesi, Eskihisar Kalesi, Darıca Kalesi, Hannibal’ın Mezarı, Çoban Mustafa Paşa Hamamı, İbrahim Paşa Çeşmesi, Hünkâr Çayırı gibi tarihi ve kültürel yerlere sahip Gebze’nin ve her taşında bir iz, her sokağında bir hikâye var. Eğer bu topraklarda yaşamak ya da yatırım yapmak istiyorsanız, bilmeniz gereken ilk şey şu: Gebze, geçmişiyle geleceği birleştirir. Hadi gelin geçmişe bir yolculuğa çıkalım…

Bir Komutanın Son Nefesi: Hannibal ve Libyssa
Bugünkü Gebze toprakları, Antik Çağ’da “Libyssa” adıyla anılıyordu. Ve bu şehir, sadece Anadolu’nun değil, tüm dünyanın tarihine yön veren büyük bir isme ev sahipliği yaptı: Kartacalı Hannibal. Roma İmparatorluğu’na diz çöktüren bu büyük komutan, Gebze'de hayatını kaybetti. Atatürk’ün talimatıyla buraya bir anıtsal mezar taşı dikildi. Bugün bile buraya bakanlar, tarihle göz göze gelir.


Sultan Orhan Camii: Osmanlı’nın Gebze’deki İlk Nefesi
Gebze’nin tarihî zenginliğini yansıtan bir diğer önemli yapı da Sultan Orhan Camii’dir. Osmanlı Devleti’nin ilk sultanı ve bugünkü Gebze’nin kurucusu olan Orhan Bey tarafından 1323-1331 yaptırılan bu cami, Osmanlı mimarisinin ilk örneklerinden biri olması nedeniyle mimari tarih açısından çok özel bir yere sahiptir.
Sade ve zarif mimarisiyle dikkat çeken bu cami, yüzyıllardır ayakta kalmayı başarmış ve Gebze’nin en değerli tarihî miraslarından biri hâline gelmiştir. Hemen yanı başında da Tarihi Menzilhane Hamamı bulunmaktadır. Her ikisi de Sultan Orhan Mahallesinde bulunan ve Gebze’ye gelen herkesin mutlaka ziyaret etmesi gereken, geçmişin ruhunu taşıyan bu yapılar, aynı zamanda Osmanlı’nın ilk dönemine açılan bir kapıdır.

Eskihisar Kalesi: Gebze'nin Tarihe Açılan Panoramik Penceresi
Gebze'nin şirin sahil mahallesi Eskihisar'da, Marmara Denizi'nin muhteşem maviliklerine nazır bir tarih hazinesi yükselir: Eskihisar Kalesi. Bizans İmparatorluğu döneminde (muhtemelen 13. yüzyılda) inşa edilen bu görkemli yapı, stratejik konumuyla hem deniz ticaret yolunu kontrol etmiş hem de İstanbul yaklaşımlarını korumuştur.
Osmanlı İmparatorluğu döneminde de önemini koruyan kale, güçlü surları, gözetleme kuleleri ve iç yapılarıyla tipik bir Orta Çağ kalesi karakteri taşır. Ancak Eskihisar Kalesi'ni benzersiz kılan, sadece tarihi değil, sunduğu nefes kesici manzaradır.

Kalenin Önemli Bir Sakinine Dikkat! Kalenin hemen eteğinde, ünlü ressam, müzeci ve arkeolog Osman Hamdi Bey'in (Türk müzeciliğinin kurucusu ve "Kaplumbağa Terbiyecisi" tablosunun ressamı) yazlık evi bulunur. Bu ev, günümüzde Osman Hamdi Bey Müzesi olarak ziyarete açıktır. Kaleyi gezerken, bu önemli kültür insanının izlerini de hissetmek mümkün.
Gebze'ye yolunuz düşerse, tarihin ve denizin buluştuğu bu saklı güzelliği keşfetmeyi unutmayın. Eskihisar Kalesi, sadece taş duvarlardan ibaret değil; geçmişin fısıltılarını taşıyan, manzarasıyla büyüleyen bir zaman tüneli...


Osmanlı’nın Gölgesinde: Fatih Sultan Mehmet ve Gebze
1453’te İstanbul’u fetheden Fatih Sultan Mehmet, İstanbul’un çevresindeki stratejik noktaları da büyük bir titizlikle kontrol altına aldı. İşte bu dönemde Gebze, İstanbul’un Anadolu’ya açılan kapısı haline geldi. Fetihler sultanı, bir çağ açıp bir çağ kapatan Fatih Sultan Mehmet Han’ın 27 Nisan 1481 Cuma günü yapılacak sefer için üç yüz bin kişilik ordusuyla Üsküdar'dan İzmit'e doğru yola çıktığında, ordusuna mola verdiği veya otağını kurdurduğu çayırlık alana Hünkâr Çayırı denilmektedir. 3 Mayıs 1481 tarihinde 52 yaşında olduğu halde otağında özel doktoru tarafından zehirlenerek öldürülen Fatih Sultan Mehmet Han’ın anısına kitabeli bir çeşme yapılmıştır. Çeşme 4. Mehmet Dönemi'nde 1659 tarihinde Sadrazam İbrahim Paşa tarafından yaptırılmış ve bazı onarımlarla günümüze kadar ayakta kalabilmiştir.

Hünkâr Çeşmesi'nin önüne Fatih'in anıtı dikilmiştir. 1995 yılında park, dinlenme ve şenlik alanı olarak yeniden düzenlenen Hünkâr Çayırı'nda İstanbul'un Fethi dolayısıyla her yıl geleneksel güreş şenlikleri yapılmaktadır.

Malkoçoğlu Mehmed Bey Türbesi: Gebze’nin Kalbindeki Kuruluş Dönemi Sessizliği
Gebze’nin tam kalbinde, bugünkü Kent Meydanı’nın huzurlu köşesinde yükselen bu tarihî türbe, şehrin Osmanlı’nın kuruluş çağına uzanan köklerini fısıldıyor. Burası bir zamanlar Gebze’nin eski mezarlık alanıydı; şimdiyse erken dönem Osmanlı mimarisinin sadelik ve ihtişamını taşıyan kutsal bir hatıra.

Türbe, Osmanlı Devleti’nin Anadolu ve Rumeli’deki genişleme çağında kritik rol oynayan Malkoçoğulları ailesinin ilk akıncı beylerinden Mehmed bin Malkoç Bey’e ait. 1385 yılında vefat eden bu cesur bey, at sırtında geçen ömrünü nihayet bu sade ama vakur yapıda ebedî istirahatine bırakmış.
Çoban Mustafa Paşa Külliyesi: Bir Konum Noktasından Daha Fazlası
Kanuni Sultan Süleyman döneminin gözde eserlerinden biri olan Çoban Mustafa Paşa Camii ve Külliyesi, hicri 930 yılında (miladi 1523) tamamlanmıştır. Cami, Kanuni ve Yavuz Sultan Selim’in vezirlerinden biri olan Mustafa Paşa tarafından yaptırılmıştır.

Bir külliye olan bu yapı ibadet için değil, aynı zamanda eğitim, konaklama, sağlık ve sosyal yardımlaşma gibi pek çok fonksiyonu da üstlenmiştir. Külliye bünyesinde medrese, tekke, türbe, kütüphane, hamam, imaret ve kervansaray yer alır. Bu yönüyle sadece mimari değil, sosyal bir yaşam merkezi olarak da Osmanlı’nın kültürel zenginliğini yansıtır.

Bugün bu külliyeyi ziyaret eden biri, 16. yüzyıl Osmanlı’sında bir yolculuğa çıkmış gibi olur. Taş duvarlarında sessizce yankılanan dualar, öğrencilerin izleri ve yolcuların konakladığı odalar hâlâ yaşamın içindedir.
Gebze'nin Tarih ve Su Buluşması: İbrahim Paşa Çeşmesi
Köprülü Mehmet Paşa’nın kethüdası ve Osmanlı veziri İbrahim Paşa tarafından 1664 yılında inşa ettirilen bu anıtsal çeşme, Gebze’nin kalbinde zamana direniyor. 8.40 metre en ve boyuyla kare planlı, görkemli bir mimariye sahip olan bir çeşme.

Kitabesinde İbrahim Paşa’nın adı ve ebced hesabı (harflerin sayısal değerleriyle) işlenmiş tarih dikkat çekiyor. Çeşme, 1933 yılında geçirdiği restorasyonla günümüze ulaşmış. Konumu ise Gebze’nin tarihî dokusunu özetler nitelikte: Çoban Mustafa Paşa Külliyesi’nin muhteşem hamamının hemen yanı başında, Gebzelilerin Eski Çarşı diye bildiği Hükümet caddesinde yer alıyor.
Darıca Kalesi: İskeleyi Korumak İçin Kurulan Tarihî Karakol
Darıca Kalesi'nin kökleri, Bizans döneminde "Daritsion" olarak anıldığı zamanlara, hatta daha eski kayıtlarda "Tararion" adıyla geçtiği dönemlere kadar uzanır. Temel işlevi, önündeki stratejik iskeleyi korumak ve bölge güvenliğini sağlamak olan bir karakol kalesi olarak inşa edilmiştir.

Osmanlılar'ın bölgeyi fethiyle birlikte kale, bugünkü "Darıca" ismini almıştır. Ünlü seyyah Evliya Çelebi, 17. yüzyılda kaleme aldığı Seyahatname'sinde bu görkemli yapıdan övgüyle bahsetmiş, onu Anadolu'nun önemli savunma noktalarından biri olarak kayda geçirmiştir.
🔍 Evliya Çelebi’nin Notu: "Darıca, deniz kıyısında dört köşe kalesi olan mamur bir kasabadır..." (Seyahatname, Cilt 1)
Kültürle İç İçe, Tarihle Yan Yana Bir Yaşam
Bugün Gebze’de bir arsa ya da konut sahibi olmayı düşünen biri, aslında sadece bir mülk değil; bir kültür, bir kök, bir tarih parçası satın alır. Çünkü bu topraklarda yaşamak, Fatih’in adımlarını takip etmek, Hannibal’ın son nefesini hissetmek, Malkoçoğlu’nun gölgesinde yürümek demektir.
Mülk Uzmanları Olarak Neden Gebze’yi Öneriyoruz?
Tarihi dokunun hâlâ canlı olduğu, mimarisiyle geçmişi selamlayan bu topraklarda yaşamak veya yatırım yapmak, sadece bugünü değil, geleceği de güvence altına almak demektir. Mülk Uzmanları olarak biz, metrekare değil, hikâyesi olan yaşam alanları sunuyoruz.
Siz de bu hikâyenin bir parçası olmak istemez misiniz?
Cevabınız evetse "hemen ara"
Saim Diğrak | Mülk Uzmanı
05522133941
#ÇobanMustafaPaşaCamiiveKülliyesi #SultanOrhanCamii #OsmanHamdiBeyEviveMüzesi #EskihisarKalesi #DarıcaKalesi #HannibalınMezarı #ÇobanMustafaPaşaHamamı #İbrahimPaşaÇeşmesi #HünkârÇayırı #Gebzetarihi #Gebzedetarihiyerler #mülkuzmanları #saimdiğrak